Asagidaki yaziyi sozluge 2005'in 23 Ekim'inde yazmistim... Bugun o transformasyonu yasayinca aklima geldi... Bu aralar bloga ikimiz de pek yazmiyoruz, tekrar kalemi ele almak gerekti... Boyle baslayalim...
efendim, oncelikle anlatacagimiz olaya attigimiz baslik biraz uymadi, lakin durun bir bakalim...
simdi efendim, cocukluk gunlerinde, sorttan esofmana gecilen bir gun vardir. bu gun annelerin pimpiriklik seviyesine bagli olarak 14 ekim ile 12 kasim arasinda bir gundur. hatta, bir cok yoremizde, annelik vasiflari bu gun baz alinarak olculur, cocuguna takriben 11 eylul gibi esofman giydiren anneler ayiplanir, "cocugu kiz gibi yetistiriyorsun" veya "bu kiz evde kalir bak" gibi serzenislerde bulunulur. kars'ta yasayanlar bu durumdan muaf degillerdir, eylulde kar yagilsa bile sort giyilmesi tavsiye edilir.
neyse efendim, iste bu gun sadece annelerin pimpirikliginden kaynaklansa bile, cocukta ilerki yillarinda megerse huzun yaratabilmekte imis*.
megerse bilincalti bu milad gununu ayni zamanda evde kaloriferin yanmasi, ocakta pisen kestane, cay getiren anne modeli ve haftasonu spor ile dolan turk televizyonu ile ozdeslestiriyormus.
megerse evden 8000 kilometre uzakta olununca bile bu esofman giyildikten sonra bu anilar canlaniyor, o kokular duyuluyor, gozler bugulaniyormus... ne bilirdim ben 4 seneden sonra halen boyle hisseder bu bunye... ne bilirdim bir esofmanin ic burkacagini, ocakta pisen cay yerine dunden kalmis tencerelerin can yakacagini...
1 Yorum:
basligi okudum vakit yoktu gozum direk son paragrafa gitti, "esofman-o kokular duyuluyor" ne oluyo dedim acaba mevzu bahis tassak kokusu mu? mecburen yaziyi okudum, alakasi yokmus uzgunum.
Yorum Gönder